8 Ağustos 2011 Pazartesi

Hayal kurmak bazen hayalin gerçekleşmesinden daha iyi.


Uzun zaman bir şeyin hayalini kurmak, hayalini kurduğun şeyin gerçekleşmesinden bazen çok çok daha iyi. Hayalin gerçekleştiği zamanki yüzündeki buruk gülümsemeden daha iyi. O kadar zaman bunu mu hayal ettim demekten daha iyi. Hayalin için harekete geçip onu mahvetmekten daha iyi. Uzun zaman tutunduğun bir dal olan hayaline ihanet etmekten daha iyi. Hayatta tutunacağın, uğruna bir şeyler yapabileceğin bir hayalinin olması her zaman daha iyi.
Bazı hayaller hayal olarak kalmalı. İnan o zaman daha büyülüler. İnan o zaman daha güzeller.

5 Ağustos 2011 Cuma

Bazen vazgeçememek alışkanlıktan değil de yeniye alışamamak korkusundan.

Mesela evine giden bir çok yol olmasa rağmen hep gittiğinden yoldan gitmek hayatındaki yeniliklere alışamama korkusundan. Otobüste hep aynı koltuğa oturmak mesela ya da her hafta sonu aynı yere gitmek. Alışkanlıktan değil de yeni yerler tanıma korkusundan, yeniye alışamama korkusundan. Hep aynı marketten alışveriş yapmak. Uzun süre aynı parfümü kullanmak ya da. Parfümünü değiştirmek istersin mesela. Yenilik, yeni parfüm istersin ama ya yenisini sevmezsen diye değiştiremezsin. Gitmek istersin mesela, yeni yerler istersin ama yeniden korkarsın. Alışkanlık değil de yeni korkusu. Yeniye alışamama korkusu yani.

1 Ağustos 2011 Pazartesi

Yanlış yapmak istemedikçe doğrudan uzaklaşıyorum.

Hayatında yaptığın küçük bir hatanın, zincirleme bir biçimde bütün hayatını, ondan sonraki bütün kararlarını olumsuz etkileyeceğini çok iyi bildiğimden düşünüyorum durmadan. Ne kadar yanlış yapmak istemezsem doğrudan o kadar uzaklaşıyorum. Telafisi olmayan hatalardan korkuyorum çünkü. Onların açtığı yaralarla baş edemiyorum. Düşünüyorum, düşünüyorum, düşünüyorum... Sonu gelmiyor. Düşündükçe yeni yollar açılıyor, her yeni yolla hata payım biraz daha artıyor. Işıklı tabelalar yok o yolların başında. Çıkmaz sokaklardan korkuyorum.
Kendimden nefret edemem. Etmek istemiyorum. Kendim için doğru kararlar vermek zorundayım. Kendimden nefret ettikçe, yaptıklarımdan pişman oldukça ruhumun bedenimle anlaşması zorlaşıyor çünkü.
Yeni yollar istemiyorum ben, doğru yol için tabela istiyorum. Yeni yollar istemiyorum. Sadece doğru yolu istiyorum.
Masusçuktan çay yapıp içtiğim, hayali arkadaşlarımla sohbet ettiğim, tek derdimin oyuncak arabalarımın, barbie bebeklerimin olduğu zamanları özlüyorum büyüdükçe.
En büyük hayalim akülü araba falan olsun yine. Annem susurluk kamyonumu çöpe attığı için falan üzüleyim yine.
Ağlayınca herkes istediğimi yapsın yine.